24 Nisan 2009 Cuma

Ermenistan'a Demokrasi Götürelim



Ermenistan'a Demokrasi Goturelim


Tarih 07 Aralık 1988. Ermenistan icin oldukca yikici bir gun. On binlerce Ermeni bu deprem sonucu hayatini kaybetti, yuz binin uzerinde de yarali vardi. Bugun sene 2009, internet ve uzay caginda yasiyoruz. Merak ettigimiz bir yeri uydudan izlememiz, ya da binlerce km. uzaktaki sevdiklerimizle internet ya da telefon uzerinden goruntulu gorusme yapabilmemiz isten bile degil. Ama Ermenistan'da durum farkli. Ermenistan'in en gelismis kenti ve baskenti Erivan'da bugun bile depremin etkisiyle yikilmis, ama ilk goruste insana yikimli bir savastan kalma izlenimi yaratan pekcok bina var, Azeri Turkcesiyle “yari ucuk binalar”. Hem de Ermenistan'in pekcok Avrupali dostu olmasina ragmen!

Ermenistan bugun cok yoksul, bitik (ve hatta saf olsak acinasi) bir ulke. Bulundugu cografyada benzeri gorulmeyecek derecede yoksul, ac, yikik ve pis. Izlerinin pekcogu bugune kadar tasinmis yikici Ermenistan Depremi 1988 yilinda yasanmistir.

Bu afete, yoksulluga, yikintiya, acliga ragmen Ermenistan 1988 yilinda Daglik Karabag isgaline adim adim baslamistir. Oyleki bu isgal 1992-1994 yillari arasinda 18.000 Turk'un hayatini kaybetimesine, 50.000 Turk'un sakatlanmasina neden olacak bicimde bir etnik temizlige/soykirima (genocide) ve 100.000'lerce kisinin yurtlarindan surulmesine neden olacak bicimde bir surgune (deportation) donusmustur.

Turkiye ise o donemde, Milli Sef doneminde yasanan Boraltan Koprusu drami/iradesizligi gibi, Karabag isgali doneminde de o meshur “dengelerini” gozeterek pek bir sey yapmamistir. Sukur, Alican Sinir Kapisini kapatabilmistir.

Ulkesindeki acligi, perisanligi azaltmak, insanina en iyi kosullarda yasam saglamak yerine – ki bu devletin en asli gorevidir – kan dokme, isgal ve soykirim pesinde kosan bir politika izlemistir.

Agac yasken egilir. Bir cocuk kucukten nasil yetistirilirse, nasil bir ortamda buyutulurse, ileride oyle bir insan olur. Kin ve nefret tohumlarini atilirsa, kavga, siddet ve kandan baska bir sey dusunmeyen nesiller elde edilir. Iste Ermenistan yuzyildir kin ve nefret tasiyan babalarin/annelerin rol model alindigi cocuklarin yonettigi ve yasadigi bir toplum, ulke haline donusmustur.

Fransa, Rusya ve Ingiltere'nin ve de en onemlisi diaspora Ermenileri'nin bir masasi, piyonu konumundaki Ermenistan Devleti gunumuzde – Karabag Isgali de savimi dogrulamaktadir – antidemokratik, isgalci, bolgemiz ve dunyamiz acisindan tehlike arz eden bir “ser” ulkesidir.

Cumhurbaskanligi forsunda baska bir ulkenin (Agri Dagi/ Turkiye) topragini adeta bir hedef gibi gosteren, ulusal marsinda “Topraklarimiz isgal altinda, bu topraklari bagimsizliga kavusturmak icin olun, oldurun” biciminde irkci ve kinci ifadelere yer veren ve bunu ilkokuldan itibaren ufacik cocuklara soyleterek onlari zehirleyen, irkci bir nefret toplumu yaratan; ASALA – Armenian Secret Army for the Liberation of Armenia (adinin bile Ingilizce olmasi munasebetiyle Ermenistan'in arkasinda kimlerin oldugunu cok guzel gosteriyor) Teror Orgutu'nu kurarak baska ulke diplomatlarini, insanlarini terorist yontemlerle olduren, komsunun topraklarini isgal eden bir Ermeni Devleti kesinlikle bir Teror Devletidir, Ser Devletidir ve demokrasinin zorla getirilmesi gerekmektedir.

Terorist Ermeni Devleti'ne demokrasi goturmek icin bir yol onerecegim. Ermenistan'da yasayan Ermenilere istedikleri takdirde Turk vatandasligini verelim. Bunun icin bazi kosullarimiz olsun, ki bunlardan cogu zaten vatandasliga alimda uygulaniyor: Turkiye'de ikamet etme; Turkce'yi iyi derecede konusma, okuma, yazma, anlama; Turk Istiklal Marsi'ni ezbere okuma; Ermeni Soykirimi yapilmadigina dair beyanda bulunma; Azeri Turklerinden ozur dileme... Boylelikle insanlik adina suc olusturmayacak iyi niyetli ve kader mahkumu (Ermeni vatandasi oldugu icin) Ermenilere ozgur dunyanin kapilarini, demokratik ve insan haklarina saygili, hosgorunun kulturel deger kabul edildigi zengin bir Turkiye'nin kapilarini acmis oluruz. Ermenilerle olan eski gonul bagimiz tekrar kurulur.

Buna ragmen Ermenistan'dan gelmeyerek Terorist Ermeni Devleti'ni savunan Ermeniler icin ise yapacak bir sey yoktur.

Halepce Katliami (Karabag Soykirimi'nin yaninda ufacik kalir) ile katil ve terorist gorulen, sozde kimyasal/nukleer silahlarin varligi dolayisiyla tehdit olarak gorulen Irak yonetimi hur dunyada demokrasinin onunde bir engel olarak gorulmus ve Irak'a demokrasi getirilecegi vaat edilerek, Irak demokratiklestirilmek adina ABD tarafindan rahatlikla isgal edilmistir. Bu savasta gorece ABD haksizdir ve isgalci kuvvettir.

ABD'nin sozde iddalarina ragmen, yukarida degindigim bu uc bes neden bile yayilmaci, soykirimci, terorist yoneticilerinin yonettigi Ermeni Devleti'nin Turkiye tarafindan ozgurlestirilmek ve demokratiklestirilmek amaciyla gecici sureyle ele gecirilmesi gecerli bir nedendir ve gereklidir.

Ermeni Teror Orgutu ASALA, Turkiye tarafindan bitirilmis olsa bile bugun Ermenistan'in Karabag/Azerbaycan uzerindeki isgali ve Turkiye uzerindeki isgalci iddialari surmektedir. Antidemokratik Ermeni Devleti Turkiye icin ve bolge icin bir tehdit olusturmaktadir.

Turkiye acisindan “Onleyici Saldiri Doktrini” kapsaminda, Azerbaycan icin komsu ve stratejik muttefik devlete yardim etmek amaci kapsaminda, Orta Asya ve Kafkaslarin istikrari, guvenligi ve bolgede demokrasinin hakim kilinabilmesi kapsaminda; kisacasi dis guvenlik, baris ve demokrasi icin Turkiye Ermenistan'i, “Ermenistan Baris Operasyonu” adi altinda ulkede kalici ve demokratik bir yonetim olusturulumasi amaciyla hava ve kara operasyonlariyla vurmali ve ele gecirmelidir.

Burada bir kucuk parantez acalim. Gerceklestirilecek baris operasyonundan birkac ay once Ermenistan'da yasayan Ermeni halkina, operasyon baslatilabilecegi hakkinda duyuru, cagri yapilarak Karabag isgaline son verecek ve ozur dileyecek, Ermeni istiklal marsi ve cumhurbaskanligi forsundaki savasci ibareleri kaldiracak, sozde soykirim iddialarinin yalan oldugunu beyan edecek demokratik yonetimin Ermeni halki tarafindan iktidara getirilmesi istenmeli ve kisa bir sure taninmalidir. Aksi halde operasyon yapilacagi icin masumlarin ulkelerini terk etmesi istenmeli, ulkede kalacaklarin bu antidemokratik yonetime boyun egen isbirlikciler ya da destekciler olarak gorulebilecegi ve olumlerden Turkiye'nin sorumlu tutulamayacagi deklare edilmelidir.

Ayrica operasyon oncesi, sureci ve sonrasinda Turkiye'deki Ermeni azinliga yapilabilecek olasi duygusal ya da provakatif saldirilara ve kin/nefret icerikli, toplumu ayristirici, belirli bir kesimi kucuk dusurucu, asagilayici vb. yasadisi ifade ve eylemlere karsi cezalar artirilmali, Ermeni azinligin Turkiye'deki ozgur yasam hakki siki sikiya garanti altina alinmalidir. Cunku Turkiye'de yasayan Ermeni azinligimiz, bizler icin cok degerlidir, zenginliktir, sonucta onlar da “insandir”, asla mozaik degil ve fakat bir mermerin icinden gecen damarlardir. Baris Operasyonuna karsi cikabilecek Turkiye Ermeni azinligindan kisilere ise, bu baris surecini ayni sekilde kostekleyebilecekleri ve provake edebilecekleri icin, bagimsiz Turk yargisi onunde derhal hesap verecekleri hissettirilmelidir.

Turkiye'nin ve TSK'nin kontrolundeki Ermenistan her turlu imkan seferber edilerek (maddi seferberligin bir kismi hibe, bir kismi dusuk faizli uzun vadeli kredi, bir kismi da -Turkiye'nin yapacagi harcamalari ve askeri operasyon masraflari karsilandiktan sonra arta kalan- yerel zenginliklerden karsilanarak) demokratik, bariscil ve uygar bir yonetime ve yapiya kavusturulmalidir.

Ermenistan'da demokratik ve bariscil bir yonetim ve toplum olusturulunduguna inanildigi takdirde (bu 1 yil ya da 10 yillik bir sureci kapsayabilir) Ermenistan'dan fiilen cikilmali ve Ermenistan'in tekrar piyon olarak kullanilmasini ve demokrasi disina cikmasini engellemek amaciyla da agabeyligi ustlenilmelidir.

Bu soylediklerim size iddiali, cagdisi, zor ve hatta olanaksiz gelebilir ancak bu yontemi Batili Devletler ve ABD onlarca yildir uyguluyor, yani cagdisi bir yontem degil aksine cagimizin yontemidir.

Bu operasyon ile Turkiye – AB/ABD/Rusya iliskilerinin zarar gorecegi ya da bize ambargo uygulanacagi iddia edilebilir. Boyle bir operasyon buyuk olasilikla boyle bir sonucu birkac seneligine yasamamiza neden olacaktir. Ama unutulmamasi gereken iki nokta var. Birincisi, garantorluk kapsaminda yuzde yuz hakli oldugumuz fakat tum dunyanin karsi ciktigi Kibris Baris Harekâti sonucunda ambargo gorduk, ancak bu bizi yildirmadi hatta ulkemizin daha da guclenmesine yol acti. Ikincisi ise, Ermenistan'in komsularindan biriyle (Azerbaycan) savas halinde digeri (Turkiye) ile de diplomatik tanimamazlik duzeyinde. Ermenistan bunca yoksulluga ve acliga ragmen gorece kendi onurunu ve dik durusunu korumak adina yillardir ne sozde soykirim iddialarindan ne Turkiye'ye karsi hamaset politilarindan ne de Karabag isgalinden vaz gecmektedir. Herhalde biz onurlu Turkler de her seyi goze alarak bu baris operasyonunu gerceklestirebiliriz.

Son soz olarak, Buyuk Ataturk “Yurtta Baris, Dunyada Baris” demis bizlerin bu sozu siar edinmemizi istemistir. Turkiye bu ilke dogrultusunda Kendisinin ve Azerbaycan'in guvenligi ve Bolgenin barisi icin “Ermenistan Baris Operasyonu”nu derhal ele almali ve uygulamalidir.


TEVFiK BiR / 24.Nisan.2009


Telif Bilgisi

© 2009-2017 tevfikbir.com , tevfikbir.blogspot.com. Tüm hakları saklıdır. İzinsiz ve kaynak gösterilmeksizin alıntı yapılamaz.

" Tevfik BİR - www.tevfikbir.com " biçiminde kaynak gösterilerek makalelerden alıntı yapılabilir.