28 Temmuz 2013 Pazar

BOP'layan Mısır - 2




BOP’layan Mısır - 2

Coğrafyamızda yaşanan sıcak gelişmeler ve bölgenin yeni sıcak olaylara gebe olması, gelir geçer feysbuk (facebook) mesajlarından öte, bu makaleyi yazmamı gerektirdi, tarihe kayıt olması ve ülkemizi uyarması açısından.

Bundan yirmi gün önce, 08.Temmuz’da facebook.com/tevfikbir adresimde yayınladığım mesajla konuya başlayalım.

Artık bugün yazmam gerekti. Eğer Mısır’da iç savaş çıkarsa ve 2 yıldır iç savaşı devam eden Suriye gibi olursa:

Bu İsrail’e alan açmak içindir, çünkü Suriye ve Mısır kendi içinde bir savaş yaşar ve iç savaşlarıyla uğraşırlarsa, Filistin yalnız kalır ve İsrail’e zarar veremeyen bir “halk topluluğuna” dönüşür. Filistin sorunu olmayan bir İsrail, İran’a yapılacak müdahalede ABD’nin sorunsuz ve sıkıntısız askeri ortağı olur. Peki Türkiye?

ABD, AKP’li bir iktidarla İran’a giremez. Çatırdayan bir iktidar ve yalnızlaşan bir Başbakan bunu yapamaz. Alman ve İngiliz politik etkisi iktidar partisini bölmüştür ve yine tezkere çıkarttırmayacaktır (Rockefeller-Rothschild paylaşımının yansımaları).

Nükleer silahını hazırlamak için sona yaklaştığı söylenen bir İran ve ona saldırmak için İsrail’e alan açmış bir ABD, bölgedeki kölesi pardon stratejik müttefiki Türkiye’yi savaşa sokmak, üslerini-radarlarını İran’a karşı kullanmak zorundaysa, o zaman bu istek Türkiye’deki iktidarı değiştirir demektir.” demiş ve birkaç bilgiyle Erdoğan’ın yerine iki güçlü adaylarının olduğunu söylemiştim, Mustafa Sarıgül ve Abdullah Gül. 

İsrail’in Mısır’daki Askeri Darbesi 

02.Kasım.2010 tarihli “CIA’nın Yemen’deki Çok Gizli Operasyonu” isimli yazımda (http://tevfikbir.blogspot.com/2010/11/ciann-yemendeki-cok-gizli-operasyonu.html), “Dünya büyük olasılıkla, Mısır Devlet Başkanı Hüsnü Mübarek’in yıkılışına, Ortadoğu’nun arabulucu ülkesi Mısır Devleti’nin karıştığına ve orada El Kaide’nin kardeşi “Müslüman Kardeşler” örgütünün iktidara çıkışına şahit olacaktır” demiştim. “Bu da nereden çıktı şimdi, saçma” diyenler çıkmıştı. Ne Arap baharı, ne en ufak bir kıvılcım vardı Kuzey Afrika’da ve Mısır’da. Bu yazımı yayınladıktan 3 ay sonra Mısır karıştı. Yazdıklarım bir bir gerçekleşmeye başladı. Hatta bu erken teşhisimi yazar Arslan Bulut üç defa Yeniçağ’daki köşe yazısında paylaştı. Mısır’da olaylar çıkar çıkmaz BOP’layan Mısır başlıklı ikinci yazımı yayınladım (http://tevfikbir.blogspot.com/2011/01/boplayan-misir.html) ve bu sefer sürecin ilerisinde olacaklardan bahsettim: “O zaman bunun nereye varacağına tekrar bakalım ve yazalım. Bu BOP'un/GOP'un bir ayağıdır. Mısır'da artık Hüsnü Mübarek yönetiminin yıkılması kaçınılmazdır ve yerine Müslüman Kardeşler örgütü iktidar yapılacaktır.

Bir süre sonra Müslüman Kardeşler örgütünün yasağı kalkar, parti adıyla iktidarı ele alır, daha sonra da “El Kaideci-Hamas'çı Müslüman Kardeşler” iktidarının yöneteceği Mısır ile ABD ve İsrail birbirine diş bilemeye başlar ve ileride bir gün ABD ve onu destekleyen diğer Sistem ülkeleri Mısır'ı, demokrasi ve insan hakları götürmek adına işgal ederler.” 

O gün Müslüman Kardeşler iktidarının İsrail-ABD tarafından yıkılma yöntemini “saldırı-işgal” olarak ön görmüşüm, sonuç aynı yalnızca yöntem farklı çıktı, bu askeri darbe ile oldu.

Mısır’daki darbenin tetikçisi İsrail’dir. Hatta görüyoruz bu darbede ABD’nin isteklerini tam olarak karşılamamıştır İsrail (belki zamanlama, belki başka nedenlerle). İsrail’in bu darbeyle hedeflediği amaçlardan birisi ve ilki, Mısır’da iç savaş çıkmasıdır, Mısır’da siyasi ve toplumsal kargaşadır(kaos). Mısır’da çıkacak bir iç savaş, yazının başında belirttiğim doğrultuda İsrail’e bölgede alan açacaktır. 26.Temmuz.2013’de, Türk Dışişleri Bakanlığı’nın açıklamasına göre “yüzlerce” kişinin ölümüne neden olan “Mısır’ın darbeci Ordusudur”, bu da İsrail’in belirttiğim hedefini teyit etmektedir. 

Mısır’da bir iç savaş, İsrail’in arzusudur ve bunun sonucunda Tayyip Erdoğan makamından gidecektir. Tayyip Erdoğan bunun farkında mıdır, olabilir, bu nedenle Mısır’daki olaylara bu kadar taraf olmuş, sabah akşam Mursi lehdarı açıklama yapmış olabilir; Abdullah Gül bunu öngörerek Mısır’daki darbeci iktidara ılımlı yaklaşıyor, Milli gün tebrikleri gönderiyor olabilir! 

İsrail, Golan Tepelerini İşgale Hazırlanıyor 

Bugün servis edilen şu önemli habere dikkat edelim, “Lübnan gazetesi “The Daily Star”a konuşan güvenlik kaynakları, Türk askerlerinin 1.5 ay içinde Sur kenti yakınlarındaki karargahlarından ayrılacağını iddia etti.”. Haritamızı açıp bakalım. Türk Kuvvetlerinin Lübnan’daki karargahı ile Golan Bölgesi/Tepeleri arasındaki mesafe nedir, yaklaşık 40-50 km.

Her gün yeni bir parça, yap-boz’daki yerini dolduruyor. Mısır’da olası bir iç savaş öncesi yapılan darbe ve katliamlar var, Suriye’de iç savaş var, bölgedeki boşluğu dolduracak ülke, yine İsrail’dir. Büyük olasılıkla birkaç ay içinde İsrail, Lübnan-Ürdün-Suriye-İsrail kesişimindeki Golan Tepeleri’ni işgal edecektir. Bu işgalle birlikte İsrail ile Suriye ve Lübnan arasında çatışmalar çıkabilir. İşte bu çatışmalardan herhangi bir biçimde etkilenmemek ve saldırıya uğrayacak Lübnan’da hareketsiz ve tarafsız kalıyor görüntüsü vermemek için, çatışmaların öncesinde Türk askeri Lübnan’dan çekilmek isteyecektir. Bu iktidar, İsrail ve ABD ile çatışabilecek politika ve cesarette bir iktidar değildir. Bekleyip göreceğiz, Türk askeri çekilecek mi çekilmeyecek mi? Çekildi haberini duyarsak, İsrail Golan’a girecek demektir. Bölge, ciddi bir ateşe sürükleniyor demektir.

Golan Bölgesi, BM “Barışgücü” UNDOF’un kontrolünde bir bölgedir. Bugünlerde BM’nin adını sıkça basın-yayında duyuyor olmamız, pek çok devlet başkanının-üst düzey yetkilisinin BM Genel Sekreteri Ban Ki-Mun ile bir araya geliyor, toplantılar yapıyor olması, tesadüf olmasa gerek..!

Bu hafta içinde El-Kaideci/Nusracı ve diğer terörist Suriyeli muhalif gruplar, Gaziantep başta olmak üzere Türkiye’de kimi yerlerde önemli toplantılar yaptılar, Türk yetkililerle görüştüler. İngilizler, Fransızlar ve bugün ABD’liler tarafından sömürülen Somali’de, bugün El-Kaideci teröristler Türk Büyükelçiliği’ne saldırdı, 1 polisimiz şehit oldu. Önce toplantı, sonra bomba.

İşte yine bu hafta, bu gruplarla çatışan, bölgede Kürdistan’ı kurmaya çalışan, PYD adıyla anılan PKK’nın Suriye Lideri (terör örgütü PYD lideri) Salih Müslim, Türk Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu’nun davetiyle Türkiye’ye geldi, pek çok yetkili ve Davutoğlu ile görüştü (Keşke bu görüşme İmralı adasında yapılsaydı, makamda. Apo, Bayık, Karayılan, Aydar, Müslim ve Davutoğlu, yanlarına Pardo’yu da alarak, elbirliği ile kuracakları Büyük Kürdistan’ın haritasını netleştirirlerdi..!

Özetle Mısır’da iç savaş isteyen İsrail, bu savaşı başlatacak orduya darbe yaptırmıştır, şimdi de katliamların emrini veriyor. Bu boşlukta İsrail, Golan Tepeleri’ni işgal edecektir. Aynı anda Suriye’de Kürdistan kuruluyor. İsrail ile İsrailist Kürtlerin yayılmacı politikası, paralel dönem ve koşullarda gerçekleşiyor. Türkiye yalnızca terör örgütü PKK ile değil artık Suriye PKK’sı olan PYD, El-Kaide, Suriye’deki diğer terörist gruplar, Esad-İran-(Rusya) ve İsrail ile sıcak çatışma seçeneği dahil karşı karşıya gelmeye başlayacağı bir döneme giriyor. Bugün hükümetin sapık dış politikası yüzünden AKP’ye dost gibi görünen kimi gruplar, yarın Türkiye’yi uçuruma yuvarlamaya çalışanların başında gelecektir. Bugün sizin adınıza çalışan kiralık katiller, yarın sizin peşinize düşecektir.


TEVFiK BiR / 28 Temmuz 2013


Kitap:  Uyan Ey Türk Gidiyoruz – Tevfik BİR  (2. Baskı). “Bu kitabı iyi ki okumuşum” diyeceksiniz.
www.idefix.com , kitapyurdu  gibi internet kitapevlerinden ve
D&R mağazalarından temin edebilirsiniz.

Telif Bilgisi

© 2009-2017 tevfikbir.com , tevfikbir.blogspot.com. Tüm hakları saklıdır. İzinsiz ve kaynak gösterilmeksizin alıntı yapılamaz.

" Tevfik BİR - www.tevfikbir.com " biçiminde kaynak gösterilerek makalelerden alıntı yapılabilir.