14 Aralık 2009 Pazartesi

Savaş ve Barış - Türk ve Obama




Savaş ve Barış – Türk ve Obama


10.Aralık.2009 günü ABD Başkanı Barack Obama'nın “Nobel Barış Ödülü”nü alırken yaptığı konuşma iyi okunmalıdır.

Nobel Barış Ödülü'nü Obama gibi savaşçı bir devletin başkanının alması tezat değildir. Güya vicdan azabı çeken Alfred Nobel'in icat ettiği Nobel ödüllendirme sistemi, ilk günden bugüne kadar bu ödülleri alacak kişileri “aday gösterildikleri branşlardaki başarıları” kapsamında değil, adayların siyasi-ideolojik değerleri ve sisteme hizmet edilebilirlikleri yönlerinden değerlendirilmiştir. Bu halen bu şekilde sürmektedir.

Muhakkak ki Nobel'in ödüllerinden birini alan herkesi bu kapsama sokamayız ancak bunun yaygın olarak uygulandığı ve resmi açıklamalarla adeta teyit edildiği ortadadır.

Bunun böyle devam ettiğine, Barack Obama'nın “Nobel Barış Ödülü”nü kazanması en büyük ispattır.

ABD, şu an resmen Afganistan ve Irak'ta savaşçı ve işgalci güç durumundadır.

Bu kapsamda, “Irak'ın toprak bütünlüğüne saygılıyız” ifadelerini sabah akşam söyleye söyleye, Irak'ı fiilen böldüklerini görüyoruz! 

Bilmediğimiz pek çok ülkede de “demokrasi söylemleriylefaşizan yöntemlerle iktidarları-muhalefetleri belirlemekte, örtülü ve açık operasyonlarla, darbelerle yönetimleri istedikleri biçimde şekillendirmektedirler.

İşte bu işgalci orduların komutanı, bu işgalci devletin başkanı Obama “Nobel Barış Ödülü”nü almıştır.

Obama'nın ödülü alırken yaptığı konuşmada “Barış için savaşmak zorundayız” sözleri ve sürekli olarak savaşı savunması, yürüttükleri ve yürütecekleri savaşlara haklılık zemini oluşturmaya çalışması, insanın “biz ne biçim bir dünyada yaşıyoruz” demesine neden olacak cinstendi.

İnsanları öldüren, savaşlar başlatan bir “sistemin başkanının” başka bir söylemde bulunması da beklenemezdi.

Obama'nın küçük bir kopyası olarak, sistemin başkanı değil ama “sistemin aktörlerinden biri” olarak ben bugün Ahmet Türk'ü gördüm.

Ahmet Türk 13.Aralık.2009 günü Diyarbakır meydanında halka seslenirken ettiği bir laf bunu doğrulamaktadır “Barış için savaşmak zorundayız”.

* * *

Evet, aynen Obama ve onun sisteminde olduğu gibi (biz buna ABD diyoruz), Ahmet Türk ve onun bölücü sisteminde de (dün adı DTP idi bugün artık buna BDP diyebiliriz) “Barış”, “Demokrasi”, “İnsan Hakları” terimlerinin özenle seçildiğini ve kullanıldığını görüyoruz.

Zihniyet aynıdır. Obama bu sistemde yönetici, Ahmet Türk piyondur, oyuncudur. Bu sistem onlara çıkarları ve ideallari doğrultusunda “masum kanı dökmeyi” bölmeyi, parçalamayı emreder ve bunu “Barış, Demokrasi ve İnsan Hakları” söylemleriyle gerçeklestirmelerini ister.

Barış getirmek için savaşarak 1,5 milyon Iraklının ölümüne neden olunur.

Yıllardır Saddam'ın devlet başkanı olduğunu ve ondan sonra da iki oğlunun devlet başkanı olacağını, ülke yönetiminin özgür halk iradesini yansıtmadığını söylerek işgal eden güçler, Krallıkla yönetilir. Kraliyet sistemi olmayan ABD'de ise Baba ve oğul Bush'lar toplamda 15 sene başkan olabilmektedir.

İnsan Hakları getireceğiz denilerek ülkenin dört bir tarafına işkencehaneler kurulur, yeni Guantanamolar yaratılır.

İşte sistem budur. Yaptığı gözünüzün önünde olsa bile size öyle muazzam bir propaganda uygular ki, insan gördüklerine mi yoksa onların söylediklerine mi inanacaktır, şüpheye düşer.

* * *

Bakın sistem işte bu söylediklerim dahilinde bize “eli kanli orduların Başkanı Obama”yı ve “eli kanli terör örgütünün siyasi Başkanı Ahmet Türk”ü de farkli göstermeye çalışmaktadır. Söylem ikisi için de aynıdır. Bu aslında bir propagandadır.

Bush sonrası Obama, söylemleriyle ve kişiliğiyle mütevazi, ılımlı, farklı biri olarak gösterilmiştir. Bush şahin kanattan, Obama güvercin kanattandır(!) Savaştan değil barıştan yanadırlar(!)

Aynı şeyler Ahmet Türk için de söylenmektedir. Onu da mütevazi, ılımlı, savaştan değil barıştan yana, şahin değil güvercin kanattan diye söylemediler mi ve hâlâ söylemiyorlar mı?

Ahmet Türk sanki Obama'nın bir modeli, bir kopyası. Sanki birbirleri için yaratılmışlar.

İşte benim bu sisteme, Nobel Ödülünü veren sistemin seçkinlerine bir önerim olacak.

2010 yılı Nobel Barış Ödülü için adayım Ahmet Türk'tür.
Durmayın ona da bir Nobel Barış Ödülü verin. Verin ki dünyamıza daha çok hizmet etsin, sevgiyle, barışla..!


TEVFiK BiR / 14.Aralık.2009

Yayınlandı: www.yg.yenicaggazetesi.com.tr/yazargoster.php?haber=11334

Telif Bilgisi

© 2009-2017 tevfikbir.com , tevfikbir.blogspot.com. Tüm hakları saklıdır. İzinsiz ve kaynak gösterilmeksizin alıntı yapılamaz.

" Tevfik BİR - www.tevfikbir.com " biçiminde kaynak gösterilerek makalelerden alıntı yapılabilir.