Adalet ve Kalkınma Partisi - AKP'nin Kasım.2002'de iktidara taşınma propagandalarından belki en etkilisi ve hiç gerçekleşmeyen “Türban açılımından” bu yana türlü açılım söylemleri oldu. Ancak bunlardan hiçbirisi gerçekleşmedi.
İşte bu yazıda 7 yıllık AKP iktidarının açılmayan açılımlarını göreceğiz. Sürekli “Bir şeyler yapıyoruz”, “Açılımlarla kimsenin yapamadığını yapıyoruz, demokratikleştiriyoruz”, “Durmak yok yola devam” söylemleriyle milletin önüne tam 5 açılım konduğunu, ancak bunların hiçbirisinin açılmadığını, çok şeyler yapıyor izlenimi veren AKP'nin aslında hiçbir şey yapmadığını göreceksiniz.
Türban Açılımı: Türban Açılımı, AKP'nin Kasım.2002 genel seçimleri öncesi siyasi propagandasının bel kemiğini oluşturan öğeydi. Seçim öncesi milyonlarca insana diğer pek çok konuda olduğu gibi “Türbana Özgürlük” konusunda da vaatlerde bulunuldu. “Üniversiteye girecek türbanlı kardeşlerimize” eğitim hakları “türban yasağı” kaldırılarak geri verilecekti.
Mecliste AKP'nin “türban açılımını” yapabilecek yeterli coğunluğu olmasına ve buna ek olarak MHP'nin de destek verecek olmasına karşın, “türban açılımı” tam 7 yıldır bilinmez nedenlerle yapılmadı.
Bir ara AKP saflarından tabana “asker izin vermiyor” mesajları pompalansa da bunun inandırıcı olmadığı herkes tarafından biliniyor. 27 Nisan bildirisine karşı bile sıcağı sıcağına AKP kanadından gelen şiddetli tepkiler, AKP'nin seçilmişlik güveni içinde darbelerden korkmadığını ve darbe baskılarına taviz vermeyeceğini ortaya koymuştur.
Ayrıca AKP, dile getirildiği iddia edilen (haklı yada haksız) “cumhurbaşkanı eşinin türbanlı olmaması” isteğine de uymamıştır. Türban Açılımı söyleminin gerçekleşmemesinin nedeni kesinlikle asker yada devletin türban konusunda sözüm ona “hassas” olması değildir. Yasama ve yürütmeyi elinde bulunduran AKP istediği an Türban Açılımını yapabilecek durumdadır. Ancak bu konuda AKP verdiği sözü tutmayarak “Türban Açılımını” dillendirmiş ama gerçekleştirmemiştir.
Sivil Anayasa Açılımı: 1980 İhtilali'nin ürünü olan 1982 Anayasası, sonraki yıllarda gelen sivil hükümetler ve TBMM aracılığıyla defaatle değişikliğe uğramış olsa da hala pek çok kişi tarafından bu anayasanın yerine sivil ortak iradenin bir ürünü, yeni bir sivil anayasa yazılması gerektiği iddia edilir.
AKP işte bu “Sivil Anayasa Açılımı” yapacağı söylemleriyle, tek taraflı olarak belirlediği kişilerle kendi iradesi ürünü olacak sivil anayasanın taslağını hazırlatmıştır. Müzakereler ve değerlendirmelerle ortak irade ürünü bir sivil anayasa yazımından öte, bir AKP ürünü olarak bu anayasa taslağı hazırlanmış ancak bu konu Meclise taşınmamıştır. Yalnızca bir propaganda ürünü olarak sunulan ve aylarca gündemi kaplayan “Sivil Anayasa Açılımı” başlamadan bitmiştir.
Alevi Açılımı: AKP'nin bir başka açılım ürünü de “Alevi Açılımı”dır. Bu konu da yaklaşık bir iki ay ülkenin gündemini ilk sıralardan meşgul etmiştir. Yine bu konuda da bazı milletvekilleri görevlendirilmiş, bunlar Alevi cemaat liderleriyle görüşmeler yaparak Alevi inancına sahip vatandaşların sorunlarını dinlemiş, bunlara çözümler üreteceklerini, bu açılımı gerçekleştireceklerini iddia etmişlerdir. Sonra bir anda yine diğer açılım söylemleri gibi bu da gündemden düşmüş, proje iptal edilmiştir.
Ermeni Açılımı: AKP'nin 4. açılımı “Ermeni Açılımı” olarak sunulmuştur. Azerbaycan topraklarının beşte birini işgal eden, yüzbinlerce Azeri Türkünün evlerini kaybetmesine neden olan, onbinlerce Azeri Türkünü bu işgal planı dahilinde öldüren, yılın 365 günü dünya genelinde Ermeni soykırımı yalanlarıyla Türkiye karşıtı kampanyalar yürüten Ermenistan Devleti ile dostluk kurulması, Ermenilere her konuda taviz verilmesi ve en önemlisi Azeri işgali bitmeden Türkiye-Ermenistan sınır kapısının açılması açılımıydı.
Bu konu nedeniyledir ki “Bir millet iki devlet”in evlatları, ebedi kardeşlerimiz Azeriler ile toplumlar arası ve devletlerarası ilişkilerimiz bozulmuş, bu konu aylarca gündemi meşgul etmiştir. “Ermeni Açılımı” da diğer açılımlar gibi sessiz sedasız rafa kaldırılmış, gündemden düşmüş, açılmayan açılımlar listesine dahil olmuştur.
Kürt Açılımı: Ve nihayetinde adı üç defa değişen, orijinal ismiyle dilimize yerleşen “Kürt Açılımı”. Aylar geçmesine rağmen “Kürt Açılımı” denen şeyin kapsamı hala bilinmemektedir. Açılımın içeriği “analar ağlamasın”dan öteye gidememiştir. Yalnızca basit bir iki yasal düzenlemeyle giderilecek (cezaevi görüşmelerinde izinsiz Kürtçe konuşulabilmesi gibi) konular dile getirilmiş ve fakat “Kürt Açılımı” söylemleriyle gündem işgal edilmiş ve toplumun enerjisini aylarca/aylardır tüketilmiştir.
Millet, “Kürt Açılımının” içeriği bilinmemesine rağmen terör yandaşlarının cesaretlendirilmesiyle Türk-Kürt ayrışmasına doğru sürüklenmiştir/sürüklenmektedir.
İşte bu yazıda görüldüğü üzere AKP, iktidara geldiği Kasım.2002'den Ocak.2010'a kadar geçen 7 yılda tam 5 açılım projesinden bahsetmiş, bu açılım söylemleriyle toplumun enerjisini tüketmiş, çok şey yapıyor görünen, sürekli yenilik söyleminde olan AKP bunlardan hiçbirisini gerçekleştirmemiştir.
TEVFiK BiR / 03.Ocak.2010